| Toplu Hikaye 1: Aradığım Cennet | |
|
+3asl1han duygu hyun joong my_angel 7 posters |
|
Yazar | Mesaj |
---|
my_angel
Mesaj Sayısı : 913 Points : 6157 Reputation : 126 Kayıt tarihi : 05/07/10 Yaş : 33 Nerden : SS501 in nefes aldığı heryerden...:))
| Konu: Toplu Hikaye 1: Aradığım Cennet Paz Ağus. 15 2010, 23:24 | |
| Toplu Hikayemizin burada ciddi anlamda derli toplu durması gerektiğini düşündük. Gönderen yazar arkadaşlarımın da nickleriyle en baştan eklemeye başlayacağım. Yeni bölüm eklemeye ve yorumlara oyun bölümünden devam!!! Emeği geçen tüm arkadaşlarıma sevgiler...
En son my_angel tarafından Ptsi Ağus. 16 2010, 15:26 tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi | |
|
| |
my_angel
Mesaj Sayısı : 913 Points : 6157 Reputation : 126 Kayıt tarihi : 05/07/10 Yaş : 33 Nerden : SS501 in nefes aldığı heryerden...:))
| Konu: Geri: Toplu Hikaye 1: Aradığım Cennet Paz Ağus. 15 2010, 23:25 | |
| Yazar : my_angel:
Seul'deki kalabalık caddelerden birinde bir kaza olmuştur. Ve bu nedenle trafik kilitlenmiştir. O sırada Kore'nin en popüler kanalındaki canlı yayına yetişmeye çalışan SS501 ne yapacağını şaşırmış bir halde yarım saattir limuzinlerinde beklemekten sıkılmışlardır. Şoförlerini olay yerine gönderip ne olduğunu öğrenmek isterler. Adam geri geldiğinde yaralı bir kızın bulunduğunu ama hastaneye gitmeyi reddettiğini söyler. Bunu duyunca hepsi çok şaşırır ve Jung Min 'Bence gidip baksak iyi olacak' der. Olay yerine gelirler ancak kız oldukça inatçıdır.Zaten önce bağırışlarını duyarlar... 'Ah...Hayır gitmeyeceğim dedim. Rahat bırakın beni.' Sağlık görevlileri ise onu ikna etmeye çalışmaktadır. 'Bakın hanımefendi hastaneye gitmezseniz ciddi bir travma geçirebilirsiniz...' 'Beni rahat bırakın!!!...Ah... öleceğim sanırım...' O sırada durumu herkes gibi SS501 de trajikomik bulmuştur. Jung Min kendini daha fazla tutamaz ve araya girer. ' Merhaba, beni tanıyor olmalısınız. Size yardım etmeme izin verin.' Kız gözlerini kısarak bir süre bakar sonra ' Sizi neden tanımam gerektiğini bilmiyorum ama tanımadığıma eminim. Yardımınızı istemiyorum...' 'Aishh inatçı!! Hyun, Jun bana yardım edin onu kaldıralım.' 'Heyy dokunma bana!! Gidin başımdan kendim kalkabilirim!!' deyip ayağa kalkar ve o anda burnundan kan boşalmaya başlar. Olduğu yere yığılır. Herkes şaşkınlıktan ne yapacağını şaşırmıştır. Kyu 'Hey yolu açın, onu ambulansa bindirmeliyiz.' diye bağırır telaşla. Kız, sağlık görevlileri tarafından ambulanstaki sedyeye yatırılır. Jung Min daha önce böyle bir şeyle karşılaşmadığı için şoktadır ve inatla o da ambulansa binmek ister. Saeng de onu yalnız bırakmaz. Onlar ambulansla hastaneye yol alırken, Hyun, Jun ve Kyu da limuzinle onların peşinden gelirler.
| |
|
| |
my_angel
Mesaj Sayısı : 913 Points : 6157 Reputation : 126 Kayıt tarihi : 05/07/10 Yaş : 33 Nerden : SS501 in nefes aldığı heryerden...:))
| Konu: Geri: Toplu Hikaye 1: Aradığım Cennet Paz Ağus. 15 2010, 23:26 | |
| Yazar: hyun joong^^flower
Ambulansa bindiklerinde jung min kızın yanıbaşına oturmuştu görevlilere yardım etmek için pamuk ve tendirdiyotu aldı alnındaki yarayı temizlemek istemişti sadece kolunu anlına doğru uzattığında acı bir feryat duyulur çünki kız jung minin kolunu ısırmıştı. -Ahhhhh!! -Nasıl ama acıyomuş değilmi biraz daha duyarlı olamazmısın zaten zorla bindirildim. -Tamam tamam ama seninde anlaman gereken tedavi olmalısın bırakayımda mikropmu kapsın! -Yeter tamam bırak senden yardım istemedim ki... -Ne çok inatçı birisin sen böyle...! Onlar tartışırken kızın bacağındaki yaraya sağlık görevlisi pasuman yapınca bir çığlık daha kopmuştu bağıran kızdı.Onun bu haline çok üzülen saeng hemen elini tuttu ve; -Tamam tamam geçecek sabret. -Gitmeliyim ben bırakın beni gitmem gerek.... Bundan sonrası gelmedi kız bilincini yitirip bayılmıştı.Gözlerini açtığında hastane odasındaydı ilk farkeden jung min olmuştu zaten kız kendine gelene kadar gözünü ondan ayırmak istememişti.Hemen yanına gitti ve; -Nasılsın? -Yinemi sen! -Şu takmış hırçın halini bi kenara bıraksanda bize durumu anlatsan nasıl oldu neden bu haldesin? | |
|
| |
my_angel
Mesaj Sayısı : 913 Points : 6157 Reputation : 126 Kayıt tarihi : 05/07/10 Yaş : 33 Nerden : SS501 in nefes aldığı heryerden...:))
| Konu: Geri: Toplu Hikaye 1: Aradığım Cennet Paz Ağus. 15 2010, 23:26 | |
| Yazar: my_angel
Kız uyanınca hemşire serumunu son kez kontrol edip çıkmıştı. ' Neden sana anlatayım?? Hem seni gözüm tutmadı, beni yalnız bırak.' Jung Min artık kızmaya başlamıştı. 'Ne?? Cidden sinirlerimi zorluyorsun.' 'Asıl sen beni zorluyorsun' dedi kız inatla. O sırada Saeng odaya gelir. 'Uyandın mı? Bizi çok meraklandırdın, iyi misin?' Bu sırada aldığı içeceklerden birini Jung Min'e fırlatır, Jung yakalar ama yüzü asılmıştır. 'Teşekkürler. Ama iyiyim.' Jung Min'e bakıp Saeng'e 'Siz arkadaş mısınız??? ' der şaşkınlıkla. Saeng gülerek 'Evet ama sen ne olduğunu anlatacak mısın?' Kız bir süre düşündükten sonra ' Zaten geç kaldım, değil mi?' Soran gözlerle kıza bakıyorlardı. 'Bu akşam Japonya'ya gitmem gerekiyordu ama uçağı kaçırdım...' Jung Min 'Onun için mi öyle inat ettin? Bence senin psikolojik sorunların var. Bir insanın sağlığı her zaman daha önemlidir.' Kız sinirli bir şekilde Jung Min'e bakıyordu.Tam ağzını açacakken Saeng araya girdi. 'Adını söylemedin.Ve sanırım yabancısın.' 'Evet Türkiye'den geldim. Adım Rüya. Senin adın ne? 'Young Saeng' Kız gülümsüyordu, o anda 'Ben de Park Jung Min, memnun oldum Rüya' ' Atlamasan olmaz zaten değil mi???' bu tepkiyi beklemiyordu. Ama kızmak yerine 'Gerçekten bizi tanımıyor musun? 'dedi Jung Min adeta çocuk merakıyla. Kız bıkkınlıkla bakışlarını devirdi, 'Ah...eğer o magazin programlarındaki tuhaf tiplerdenseniz, hayır tanımıyorum...' Saeng dayanamayıp gülmeye başlamıştı. O sırada kapı açıldı.Gelenler Kyu, Hyun ve Jun'dan başkası değildi. | |
|
| |
my_angel
Mesaj Sayısı : 913 Points : 6157 Reputation : 126 Kayıt tarihi : 05/07/10 Yaş : 33 Nerden : SS501 in nefes aldığı heryerden...:))
| Konu: Geri: Toplu Hikaye 1: Aradığım Cennet Paz Ağus. 15 2010, 23:27 | |
| Yazar: shin_neul
Hyun, Kyu ve Jun yüzlerinde saklamaya çalışıp beceremedikleri endişeyle içeri girip yatağın etrafına oturdular. Üçüde aynı anda 'Geçmiş olsun.' Kyu: Daha iyisin ya? Rüya: Ah evet iyiyim teşekkürler. Hızla yerinden doğuldu ama bu ona baş dönmesinden başka birşey getirmedi. Başı dönüp sendeledi. Jung min hızla onu tutup yatağına geri itti. Rüya ise bundan çok şikayetçiydi. Onun kendisine dokunmasını istemiyordu. Rüya: Ya dokunma. Jung min'in artık sabrı taşmıştı. Jung min: Of ne istiyorsun sen benden? Ne bu tavır bana karşı? Rüya: Seni gözüm tutmadı. Jung min: Peki neden? Rüya: Bir nedene gerek var mı? Tam Jung Min ağzını açıp birşey diyecektiki araya Young Saeng girdi. Young: Rüya, Jung Min tamam bırakın didişmeyi. Jun: Demek kızın adı inatçı değil Rüya'ymış. Jung : Ailesi yanlış koymuş bırak. Rüya: Hah çok güldüm. Ne komik şeysin sen. Kyu: Sert kız. Rüya: Ya çok sertimdir. Bakın beyler kim olduğunuzu bilmiyorum. Alınmayın ama şuan da önemsemiyorum. Sadece gitmek istiyorum. Jun: Sen bizi bilmiyor musun? Rüya: Bu ne ya? Şu da aynı şeyi soruyor. (kafasıyla Jung min'i işaret ederek) Bilmem mi gerkiyor. Beyler ben Türkiye'den geliyorum ve Japonya ya gitmek zorundayım. Hyun: Ha? Türkiye'den Kore'ye geliyorsun. Ve Kore'den Japonya ya gitmek istiyorsun? Niye direkt oraya gitmedin ki? Rüya: Boşverin gitsin. Hem siz kimsiniz? Neden sizi tanımadığım için bu kadar şaşkınsınız? Young: Biz SS501'ız. Rüya: Ah! O mu? Sağol Young Saeng: çok güzel açıkladın. Kyu: Bu gerçekten bizi bilmiyor. Rüya: Ay bana aşırı dozda sakinleştirici verin yoksa daha fazla bu cümleye dayanamayacağım. Jun: Tamam tamam sakin ol. Hyun: Biz burada ünlü bir grubuz. Ama sanırım senin ülkende pek duyulmadık. Rüya: Duyulmuş olabilirsiniz ama ben duymadım. Ki çok uzun süredir Yurt dışındayım ben. Jung: Nerede? Rüya: Kutupta. Jung: Ha? Kyu: Anlamadık. Rüya: Bunun bir önemi yok dedim. Benim acilen Japonya'ya gitmem gerkiyor. Eğer benle uğraşmaktan bıktıysanız bunu anlayışla karşılarım. İnanın bana. Jun: İnatçı ve gereğinden fazla zeki. Rüya: Bunu iltifat olarak mı almalıyım yoksa hakaret mi? Jun: Ah şey iltifat iltifat. Rüya: Hah iyi o zaman. İltifatlarınız bittiyse şimdi gidebilir miyim? Tam SS501'dan biri cevap verecekken hemşire içeri girdi. Elindeki tepsiden sakinleştiriciyi alıp seruma enjekte etti. Rüya: ya hayır bırakın beni ya bıra... Cümlenin sonunu geitiremeden sakinleştirici etkisini gösterdi ve Rüya rüyalara daldı. | |
|
| |
duygu hyun joong
Mesaj Sayısı : 121 Points : 5289 Reputation : 60 Kayıt tarihi : 06/05/10 Yaş : 30
| Konu: Geri: Toplu Hikaye 1: Aradığım Cennet Ptsi Ağus. 16 2010, 11:47 | |
| Ayy çok güzeldi bunun devamı yok mu? Fazla bekletmeyin | |
|
| |
my_angel
Mesaj Sayısı : 913 Points : 6157 Reputation : 126 Kayıt tarihi : 05/07/10 Yaş : 33 Nerden : SS501 in nefes aldığı heryerden...:))
| |
| |
my_angel
Mesaj Sayısı : 913 Points : 6157 Reputation : 126 Kayıt tarihi : 05/07/10 Yaş : 33 Nerden : SS501 in nefes aldığı heryerden...:))
| Konu: Geri: Toplu Hikaye 1: Aradığım Cennet Ptsi Ağus. 16 2010, 13:30 | |
| Yazar: hyun joong^^flowerJung hem çok kızıyor hemde rüyaya karşı bi zaaf içindeydi,nedenini anlayamadığı gibi kafası çok karışmıştı bu inatçı kızdan çok etkilenmiş ama kendine itiraf edemiyordu.Rüyanın yüzü o kadar aydınlıktı ki kendisine bakan hemen etkisinde kalabilirdi up uzun kirpikleri, iri ve ela gözleri,açık kumral saçları neredeyse beline uzanıyordu.Yanakları dolgun ama elmacık kemikleri belirgindi bu onu daha çekici yapıyor ve ayrıca dolgun ama küçük dudaklarıyla tam adının anlamını taşıyor.Seang ise kızdan bi elektirik almıştı ama kendisi pek yanaşma taraftarı değildi yinede rüyanın güzelliğinden etkilenmişti.Kendini uzak tutmaya çalışıyor çünki yeni ayrılmıştı kız arkadaşından bu durum onu içine kapamıştı biraz ama çevresiyle bağlantıyı kesmez sadece özeline girmek istemezdi.Grubun diğer kalanları ise hep cana yakınlardı ve şimdilik onlarca bi sorun yoktu. | |
|
| |
my_angel
Mesaj Sayısı : 913 Points : 6157 Reputation : 126 Kayıt tarihi : 05/07/10 Yaş : 33 Nerden : SS501 in nefes aldığı heryerden...:))
| Konu: Geri: Toplu Hikaye 1: Aradığım Cennet Ptsi Ağus. 16 2010, 13:31 | |
| Yazar: my_angel
Rüya mezun olduktan sonra yurtdışında pek çok ülkeye gitmişti. Son olarak kutuplarda bulunmuştu mesleği gereği...Kendisi arkeologdu ve şimdiki işi Japonya'daydı. Tabi eğer uçağına yetişebilseydi...Kimbilir kim almıştı işi...Ama gelin görün ki kimseye laf anlatamıyordu telaşından. Tüm bunlarda yetmezmiş gibi bir de hastanelik olmuştu ve tanımadığı 5 kişiye karşı inatçı ve hırçın yanını göstermek zorunda kalmıştı. Buraya kadar zaten sorunlu devam eden hayatında artık bir de Kore'de kalması gerçeği var.Ailesini arayamazdı çünkü zaten onu Türkiye'ye döndürmek ve ona başka bir iş kurmak için bahane arıyorlardı.Rüya ise mesleğine aşıktı ve dünyayı gezip aradığı cennetini bulmak için onları dinlemeyip üç yıldan beri vatanına dönmemişti, yalnız gittiği her ülkeden ailesine iyi olduğunu belirten mektuplar yazıyordu. Japonya'ya da gidemediğine göre bir sonraki iş teklifi gelene kadar burada oyalanması gerekecekti. İşin en sinir bozucu yanı tatil için iki günlüğüne geldiği Kore'de tanıdığı kimse yoktu. Sorun üstüne sorun...Şu hastaneden bir çıkabilse onu kimse tutamazdı zaten ama önce iyileşmesini beklemek zorundaydı... | |
|
| |
my_angel
Mesaj Sayısı : 913 Points : 6157 Reputation : 126 Kayıt tarihi : 05/07/10 Yaş : 33 Nerden : SS501 in nefes aldığı heryerden...:))
| Konu: Geri: Toplu Hikaye 1: Aradığım Cennet Ptsi Ağus. 16 2010, 13:31 | |
| Yazar: hyun joong^^flower Tekrar uyanmıştı rüya gözlerini açarken tuhaf tuhaf kırpıştırdı ve başında bekleyen jung mini buldu doğruldu sırtını yastıklara verdi jung min yorgunluktan uyuya kalmış.Sandalyesini rüyanın yanıbaşına getirmiş yüzü dönük başını yatağa koymuştu rüya ona bakarken ne kadar masul olduğunu farketti.Rüya etrafına baktı susamıştı yanındaki komedinin üstünde bardakta su gördü ona uzanmak için kolunu uzattı ama yetişemei jung mini rahatsız etmek istemiyordu biraz daha zorladı parmaklarının ucuyla bardağa yetişti uaf ufak kendine çekerken bardak yere düştü ve jungmin sıçrayarak uyandı; Rüya=Kusurabakma uyandırmak istememiştim. Jung Min=Önemli değil susadınmı dur ben vereyim. Dedi ve hemen ayağa kalktı sürahiden diğer bardağa suyu koydu ve rüyaya uzattı.Bir dikişti içmişti rüya suyunu. Rüya=Teşekkkür ederim. Jung Min=Önemli değil hırçınlığın gitmiş gibi ? Dedi ve soran gözlerini kocaman açarak rüyaya baktı. Rüya=Aslında böle değilimdir ama tutturdummuda tutturduğum oluyo aksi halime gelmeyin yeter. Dedi ve güldü rüya gülünce jung minin içinde birşeyler kıpırdanmıştı.Gülümsemesi bu kadar güzel olabilirmi diye düşündü kendi kendine,ama başını salladı istemsizce "ne yapıyorum ben" dedi içinden rüya garipsedi başını anlamsız yere sallamısını. Rüya=Ne oldu şimdi ter birşeymi dedim başını hayır anlamındamı salladın. Jung min=Hayır yanlış anladın beni...bir şey düşündüm işte boşver. O sırada diğerleri gelmişti doktorla birlikte. Kyu=Nasılsın kendini daha iyi hissediyorsunya. Rüya=Evet iyiyim ama bu sorudan sıkıldım artık. Hyun=Bu kadar mız mızlık yeter doktorunu dinlemelisin artık durumun gerçekten ciddi. Rüya=Zaten işimi kaçırdım bundan sonra ne olacakki. Jung=Anlamadın sen galiba kendine dikkat etmen gerekiyor doktorlar istiraf şart diyorlar. Rüya=Anladım ama iş bulmam lazım kendime ki oturacak bir yerde bulayım. Jun=Bizde kalmaya ne dersin? Bu soru karşısında rüyanın gözleri şaşkınlıktan açılmıştı jung ise sevinçten sırıtıyordu. | |
|
| |
my_angel
Mesaj Sayısı : 913 Points : 6157 Reputation : 126 Kayıt tarihi : 05/07/10 Yaş : 33 Nerden : SS501 in nefes aldığı heryerden...:))
| Konu: Geri: Toplu Hikaye 1: Aradığım Cennet Ptsi Ağus. 16 2010, 13:32 | |
| Yazar: my_angel
'Siz de kalmak mı??!!Ciddi olamazsın, ben kendime bakabilirim ve tamam bana yardım ettiğiniz için teşekkürler -ki onu da istememiştim- ama bu tartışma konusu bile olamaz.' Rüyanın bu çıkışını doğal olarak beklemiyorlardı ve hepsi çok şaşkındı. 'Lafımı geri alıyorum hem hırçınsın hem de huysuz...' dedi Jung Min kendini tutmaya çalışarak. Kyu araya girme gereği hissetti 'Ah..siz hep böyle tartışacak mısınız?' 'Onunla tartışmaya bayılan ben değilim' dedi Rüya inatla, kollarını kavuşturmuş sırtını Jung Min'e dönmüştü. 'Kim bayılıyor acaba? Ah...sen normal bir insanı bile...' 'Ne??Şimdi de normal olduğunu mu iddia edeceksin?' Min tam cevap verecekken Hyun 'Tamam, önce şu sorunu halletsek??' 'Bana uyar' dedi Rüya ve devam etti 'Siz müzik grubu olduğunuzu söylemediniz mi? Evinize geleceğime annemi arayıp bulunduğum hali anlatsam daha iyi... Kariyerim her iki durumda da dibe vuracak nasılsa.' Jung dayanamayıp 'Ha ha kariyer dedi duydunuz mu? Sen laf dinlersen hiç bir sorun kalmayacak, huysuz şey...' Rüya muzipçe sırıttı gözlerini kısarak 'Cidden, sen de şarkı söylüyorsun değil mi? Ah...sizi bu yüzden tanımıyorum demek ki...' | |
|
| |
my_angel
Mesaj Sayısı : 913 Points : 6157 Reputation : 126 Kayıt tarihi : 05/07/10 Yaş : 33 Nerden : SS501 in nefes aldığı heryerden...:))
| Konu: Geri: Toplu Hikaye 1: Aradığım Cennet Ptsi Ağus. 16 2010, 13:32 | |
| yazar: hyun joong^^flower
Jung min bu lafa çok kızmıştı rüyayı kırmak istemiyordu aklına diyecek birşeyde gelmiyordu zaten ayağa kalktı sonra sinirle baktı rüyaya rüya ise gözlerini kısarak alacağa cevaba karşılık hazırlıkla bekliyordu buduruma seyirci kalamayan hyun hemen; Hyun=Tama tamam bi sorun daha istemiyoruz değilmi? Şimdi rüya durumun çok ciddi doktorların gerçekten istirat şart dyorlar zaten bu incilmiş bilekle nasıll bu hastaneden çıkacak ve kendine kalmaya bir yer bulacaksın?? Rüya ağzını açtı ama birşey diyemedi belliki düşünüyordu kendince birşeyler mırıldanmaya başladı. Rüya=Haklı nasıl yapıcam işde bulmam lazım ayhhh.... Saeng=Birşeymi dedin rüya? Rüya=Yooo hayırr...gerçekten durum bumu? Saeng bu soruyu duyunca yumuşamış olduğunu anladı ve hemen rüyanın yanı başına yatağına oturdu rüyanın ellerini keni avuçlarına doldurdu ve o etkileyici gülümsemesini takındı,rüya bu durumda hem çok utanmış hem heyecanlanmıştı saengin gözlerine bakıyordu. Saeng=Evet gerçekten durum bu hadi şimdi inatçılığı bırakıp geliyorsun bizimle şimdi çıkabiliriz ben sana yardımcı olucam sende bize anlaştıkmıı? Rüya=Tamam ...ama sadece kısa bir süreliğine zaten kalabalıktan hoşlanmam zaten sizide rahatsız etmek istemem. KYU=Ne kadar çok konuşuyorsun böle rüya hadi ben eşyalarını aldım bile bak çıkalımdaha evimize yerleşeceksin. Dedi o sevecen gülümsemesiyle bunu gören rüyada gülümsedi sonra gözü jung mine takıldı suratı asılmıştı "acaba çokmu ağır oldu son lafım?" dedi içinden ama üstünde pek durmadı.Saeng onu kaldırmak için kolundan tuttu ve daha l-kolay destek alabilmesi içinde belinden işte o an saniyelerin durduğu o anın donup kaldığı hissine kapıldı rüya belini tutan saengin yüzüne baktı daha yakındı sonra ne yaptı farkettiğini hemen diğerlerinin bunu görüp görmediğine bakarak başını yere eğdi.Yürüyen sandalyeye oturmuştu artık saengin o güçlü kollarından kurtulup rahat bir nefes almıştı rüya heyecandan kalbinin atışının duyulmasından korkmuştu. | |
|
| |
my_angel
Mesaj Sayısı : 913 Points : 6157 Reputation : 126 Kayıt tarihi : 05/07/10 Yaş : 33 Nerden : SS501 in nefes aldığı heryerden...:))
| Konu: Geri: Toplu Hikaye 1: Aradığım Cennet Ptsi Ağus. 16 2010, 13:33 | |
| yazar: my_angel
'Ne oluyor böyle bana?' dedi Rüya kendi kendine. Tamam Saeng çok hoş hatta fazla hoş olabilir ama sadece o kadar...Kendine ne kadar kızıyordu şimdi...Yaşamı boyunca böyle etkiyici kişilerle karşılaştığı olmuştu ama hiçbirini yanına yaklaştırmamıştı, elinde olsa gene yaklaştırmazdı. 'Erkeklere güveneceğime gider ıssız bir ada da tek başıma yaşarım daha iyi' demişti üniversitedeyken. Hala da fikrini değiştirecek biriyle karşılaşmamış olsa gerek hayatında hiç sevgilisi olmamıştı.
Yaşadığı o anı farkeden biri vardı ne yazık ki; Jung Min.
Ve bu yüzden midir bilinmez sürekli huysuzluk yapıp duruyordu. Rüya'nın ilgisini çekmek için ne yapabilirdi? Ah...bu da nereden çıktı, sadece sinirlenmesine sebep oluyordu zaten...Hem...sesi için yaptığı yoruma çok bozulmuştu, daha hiç duymamışken hemde.Bunun intikamını alacaktı...Şimdilik unutmaya çalışşam iyi olur diye geçirdi, nasılsa artık aynı evde olacaklardı. Bunu düşününce yüzünde kocaman bir gülümseme belirdi. Jun bunu farkedip ona takılmadan edemedi ' Ha ha sonunda şansım döndü, Rüya varken bana eziyet edemeyeceksin.' Yüzündeki gülümseme tehditkar bir ifadeye döndü 'Şuna bakın bebek büyümüşte abisine laf atmaya başlamış.' Rüya şaşkınlık içinde onları dinliyordu ama aralarına girmedi, doğrusu çok eğleniyordu. Neyseki birbirlerine giremeden otoparka gelmişlerdi. Saeng ve Hyun onları bekliyordu. İkisi önce stüdyoya uğrayacakları için Hyun son olanlardan habersiz, Jun'a sıkı sıkı tembih ediyordu: 'Bakkk, eğer yine birbirlerine girerlerse senden bilirim. Bir sorun çıkmamasını sağla tamam mı?! Jun alınmıştı ' Bana hep böyle çocuk gibi davranmanın ne gereği var? Ben Jung Min'le baş edebilirim' Sanırım...diye geçirdi içinden...Hem o edemese de Rüya bu konuda çok iyi diye düşündü. Ayrıca dürüst olmak gerekirse onların kavgaları en çok Jun'u eğlendiriyordu...Hele Jung Min'in yüz ifadeleri...Görülmeye değerdi doğrusu... ***
Arabada giderlerken kimse konuşmuyordu. Rüya arkada Jung Min'le oturuyordu,çünkü Jun, Jung Min'in dalgınlığından faydalanıp en önü kapmıştı. Arabayı Kyu kullanıyordu. Rüya'nın dediği gibi basına malzeme vermemek için Saeng ve Hyun basın toplantısı yapacaklarını açıklayıp stüdyoya geçmişlerdi ancak sadece ikisinin gideceğini söylememişlerdi. Haliyle tüm basın ordusu şimdi stüdyoda olmalıydı. Jung Min yol boyunca çaktırmadan Rüya'yı izliyordu. Rüya onu farketmişti ama inadına görmezden geliyordu. Jung Min sıkılmış gibi oflayarak kendi halinde tuhaf tuhaf hareketler yapmaya başladı. Hatta bir ara yanaklarını şişirip Jun'a dönmüştü o anda Rüya'yla gözgöze geldiler ve Rüya dayanamayıp gülmeye başladı. Ve Jung'a ' Çocuk gibisin.' dedi kahkahalarının arasından. Jung Min ona dil çıkarıp 'Siz de çok ciddisiniz hanımefendi' dedi.Sonra hepsi gülmeye başladılar. Şimdilik iyi diye düşündü Jung, Rüya'ya kendisini sevdirecekti, koymuştu bir kez kafasına zaten. Bırakın terslemeyi kimse onu geri çeviremezken Rüya'nın onu bu kadar düşündürmesine bir anlam veremiyordu... | |
|
| |
my_angel
Mesaj Sayısı : 913 Points : 6157 Reputation : 126 Kayıt tarihi : 05/07/10 Yaş : 33 Nerden : SS501 in nefes aldığı heryerden...:))
| Konu: Geri: Toplu Hikaye 1: Aradığım Cennet Ptsi Ağus. 16 2010, 13:34 | |
| Yazar: hyun joong^^flower Eve gelmişlerdi arabadan indiklerinde rüya gözlerine inanamadı ev çok büyüktü bahçesine denilecek laf yoktu.Kendince birşeyler mırıldandı yine ve bu sefer biraz sesli söylemişti. Rüya=Burası ne böyle 5kişicik bu büyük evdemi yaşıyolar kesinlikle masraf masraf... Bunu duyan jung min zaten gözünü ayıramıyordu. Jung min=Biz karşılamıyoruz çalıştığımız şirket karşılıyor ve emin ol bu durum onları hiç sarsmaz. Rüya=Aman neyse!! İçeri girdiklerinde rüyanın yüzünde hala şaşkınlık vardı hizmetçi karşılamıştı onları salona geçiştiler hemen jung min koluna girmişti rüyanın bileğinden doğru dürüst basamıyordu, rüya otururken bir inilti yükseltti jung min ayağına basmıştı. Rüya=Ahhhyyyşşş...!!! Jung min?Çok çok özür dilerim... Rüya=Ukalasın hemde sakar zaten canım çok yanıyo. Jung min=Tamam öleyim ama canım hala yanmıyo değilmi? Rüya=Tamam tamam.Diğerleri nerde? Jung min=Bilmem gelirler şimdi. Bir sessizlik çökmüştü odaya jungmin yutkunmakta zorlanıyordu rüyanın yanına oturmuştu.Rüya sıcaklıktan yakasını havalandırıyordu ama farkında olmadan zaten dekolteli olan bluzini çekiştirip durdurça altındaki iç çamaşırı gözüküyordu.Jung min daha fazla dayanamayacağını anladı ve ayağa kalkıp mutfaktan içecek getiri birini rüyaya uzattı. Rüya=Ahh teşekkğr ederim çok sıcaktı zaten. Jung min=Lafı bile olmaz. Digerleri gelmişti şimdi eve yanısıra diğer ikisi basın tolantısına gidenlerde gelmişti böylece eki tamamlanmıştı.Lider dğer yan odaya çağırmıştı hepsini rüya aldırmadı sadece ne kadar zaman sonra tamaman iyileşe bileceğini düşünüyordu.Aradan bir saat geçti hala gelen yok rüyanın uykusu bastırmaya başlamıştı sonunda gözlerine yenik düştü ve iki saat sonra uyuya kalmıştı.Jung min içeri " Ee vetttt" diye girdiğinde biran kapıda kalıverdi rüya uyumuştu hemen diğerlerine dönüp sessiz kalmaları için sus işareti yapmıştı.Rüyanın yanına gidi iyice uykuya daldığından emin olduktan sonra onu kucağına alıp onun için hizmetçiler tarafından hazırlanmış olan odasına götürüyordu.Diğerleri salonda kalmışlardı. Jung min=Neden bu kadar güzel teni var?? | |
|
| |
my_angel
Mesaj Sayısı : 913 Points : 6157 Reputation : 126 Kayıt tarihi : 05/07/10 Yaş : 33 Nerden : SS501 in nefes aldığı heryerden...:))
| Konu: Geri: Toplu Hikaye 1: Aradığım Cennet Ptsi Ağus. 16 2010, 13:34 | |
| Yazar: my_angel
Yatağının yanına geldiğinde hala gözlerini Rüya'dan alamıyordu. Bir süredir öylece ayakta, kucağında Rüya'ya bakarken, Rüya yavaşça gözlerini açtı. Önce ne olduğunu anlayamadığı için tekrar gözlerini kapattı, ancak açtığında hala...Jung Min'in şaşkınlıkla ona baktığını farketti. Ve onun kucağında olduğunu... 'Ya!!!! Senin ne işin var burada bırak beniiii...' Aynı anda Jung Min 'e vurmaya çalışırken Jung Min dengesini kaybetti ve ikiside yatağa düştü. Rüya telaşla Jung Min'i üstünden itip kalkmaya çalıştı ama ayağı daha çok acımıştı. Jung Min canını yaktığı için üzülüp yatağın kenarına oturdu, nihayet kendine gelebildiğinde ' Hey, korkmana gerek yok, sadece seni odana getirmek istemiştim.' dedi yere bakarak. Rüya'nın hali de farklı değildi, çok utanmıştı. 'Ben orada gayet rahattım, getirmene gerek yoktu!' diye bağırdı. Sonra da yorganı üstüne çekip gözlerini kapattı.Jung Min 'Peki, sana da iyi geceler, huysuz şey.' diye söylenerek kendi odasına gitti.
***
Öğle vakti...
Kahvaltı güzel geçmişti ve Rüya hiç bir şey olmamış gibi davranıyordu; Jung Min'i görmezden gelmesini saymazsak...Ve bu durum Jung Min'i çileden çıkartmak üzereydi. Sabahtan beri onunla konuşabilmek için bir bahane arıyordu ancak tam konuşacağı sırada ya Rüya ortaya bir konu atıyordu ya da diğerlerine bir şey soruyordu.
Salonda oturmuş dergileri karıştırırken Rüya'yı farketti, saçlarını kurutuyordu. Yüzünde müzipçe bir gülümsemeyle yanına gitti. 'Sıhhatler olsun:D' Rüya 'Sağol' dedi ona bakmadan ve saçlarını kurutmaya devam etti. O sırada Jung Min eline tarağı alıp 'Rüya...Saçını örebilir miyim?' Rüya sanki karşısında tuhaf bir varlık varmış gibi ona baktı. 'Beni rahat bırak Jung Min.' 'Tamam bunu sen istedin, ben iyilikle sordum:D' Deyip Rüya'nın saçını tuttu hafifçe çekerek 'İzin vermezsen bırakmayacağım' dedi. Rüya sinirlensin mi gülsün mü bilemedi, inatla 'İzin vermiyorum işte. Bırak saçımı!!' Aynı anda Jung Min'in saçını çekmek için uzandı ama Min önce davranıp kolunu yakaladı, sonra diğer kolunu da aynı eliyle tutup saçını biraz daha sert çekti. Rüya bu kez acıyla bağırdı. 'Ya!! Off! Tamam ör, gıcıkkk!!' Jung Min zafer kazanmış edasıyla gülüyordu, onu kolundan tutup salona götürdü. Kanepeye oturmasına yardım etti.O sırada Rüya'nın gözlerinin dolduğunu farketti. 'Ah...canını çok mu yaktım?' 'EVET! Ben de senin saçını öreceğim yoksa izin vermem.' Jung gülmemek için kendini tutarak 'Tamam, istediğin gibi olsun' dedi.
Rüya'nın saçlarını tararken daha dikkatliydi. Saçları ne kadar da güzel...diye düşündü. Rüya'nın beline kadar uzanıyorlardı. Ve yumuşacıktı. Daldığı düşüncelerden Rüya'nın sesiyle kendine geldi. 'Çabuk olsana. Bende seninkini öreceğim bak sakın mızıkçılık yapmaya kalkma fena olur!' Jung Min 'Az kaldı...Hem senin saçın çok uzun,sabret biraz daha.' Saçını örmeyi bitirdiğinde Rüya elini arkaya doğru atıp kolunu yakaladı. 'Ha ha hiçbir yere kaçamazsın, yer değiştiriyoruz:D Otur bakalım:D' Zaten istesen de bir yere gitmem diyecek oldu ama onun yerine gülerek oturdu. Tarağı Rüya'ya verdi.Birden bir acı hissetti... 'Ahh!!' 'Saç çekilince böyle acıyor işte, şimdi ödeştik :D' dedi Rüya gülerek. Sonra saçıyla oynamaya başladı bir yandan söyleniyordu; 'Saçın biraz daha uzun olsa görürdün sen...' Jung Min ise halinden çok memnundu. Rüya işini bitirdiğinde ikiside koşarak salondaki büyük aynanın önüne geçtiler. Rüya gülmemek için kendini tutuyordu. 'Çok şirin oldun:D' Aynı anda Jun üst kattan merdivenleri atlayarak indi. Rüya'yı görünce 'Hey! Saçın böyle çok güzel olmuş' dedi. Jung Min gururla 'Çünkü ben ördüm, o yüzden mükemmel oldu' Jun, Min'e cevap verecekken birden saçını farketti ve kahkahalarla gülmeye başladı. Bir yandan da yukarıya doğru sesleniyordu. 'Çocuklar bunu kaçırmamalısınız!! ' Diğerleri de merakla aşağıya inip Min'i farkedince karınları ağırana kadar gülmüşlerdi. | |
|
| |
my_angel
Mesaj Sayısı : 913 Points : 6157 Reputation : 126 Kayıt tarihi : 05/07/10 Yaş : 33 Nerden : SS501 in nefes aldığı heryerden...:))
| |
| |
my_angel
Mesaj Sayısı : 913 Points : 6157 Reputation : 126 Kayıt tarihi : 05/07/10 Yaş : 33 Nerden : SS501 in nefes aldığı heryerden...:))
| Konu: Geri: Toplu Hikaye 1: Aradığım Cennet Ptsi Ağus. 16 2010, 13:36 | |
| Yazar:my_angel
Jung Min , Jun'u aramaktan bıkmış bir şekilde, mutfakta heryere baktığından emin olunca Rüya'yla uğraşmak için salona yöneldi. Ama karşılaştığı manzara karşısında kalakalmıştı. Buna daha fazla dayanamayıp öksürürmüş gibi yapınca ikisi de ona dönmüş, Saeng elini onun üzerinden çekmişti...Sonunda... Rüya, Jung Min onları bu şekilde gördüğü için kendisine kızıyordu. 'Ah...Tam bir gerizekalısın Rüya. Buraya asla gelmemeliydin.' Birden tüm neşesi kaybolmuştu. Saeng ise bunun farkında değildi. 'Hadi yukarı çıkıp oyun oynayalım. ' dedi sevinçle.Rüya ona bakmıyordu, bakışları Jung Min de sabitlenmişti. Jung'un yüzündeki gülümseme yokolmuştu. Saeng 'Hey, üzülme Min. Jun'u fazla hırpalıyorsun, bunu onlardan birine say.' Jung Min neden moralinin bu kadar bozulduğuna anlam veremiyordu. Tamam, Saeng'in kız arkadaşları mevzularını biliyordu ama Rüya... O sırada Kyu yukarıdan seslendi 'Hadi millet sizi bekliyoruz!' Saeng 'Kyu, bu akşam oyun oynasak?' diyerek merdivenleri çıkmıştı bile. Rüya sendeleye sendeleye merdivenlerin yanına geldi, yere bakıyordu. O içinden kendine saymakla meşgulken, Jung Min dayanamayıp koşar adımlarla yanına geldi. Koluna girmeden önce 'İzin verir misin?'dedi Rüya 'Gerek yok, kendim hallederim' dedi. Hala yüzüne bakamıyordu.Üçüncü basamağa gelince tökezledi, Jung panikle onu kolundan tutup kendine doğru çekti.Rüya başını kaldırıp Jung'un gözlerine baktığında kalbinde tuhaf bir ağrı hissetti. Orada merdivende sarılmış bir halde dururlarken Hyun'un sesiyle irkildiler. ' Rüya! Bu akşamki oyunu sen seç.' İkisi de hızla birbirlerinden uzaklaşıp merdivenleri çıkmaya başladılar. Jung, hafifçe kolundan tutuyordu. İkinci kattaki küçük oturma odasında dördüde onları bekliyordu. Jun hevesle 'Eee ne oynayacağız, Rüya?' Dalgınlıkla yine sesli düşünmüştü. 'Aklıma sadece şişe çevirmece geliyor.' dediği gibi pişman oldu. Kızkıza oynanınca bile yeterince stres yapıyordu zaten. Jun 'Harika!! Hadi oynayalım' diye ellerini çırptı. Rüya itiraz edecek oldu ama Jun çoktan mutfağpa koşup şişe getirmişti. Aralarındaki tek kız o olduğu için ilk önce o çevirdi. Şişe döndü...döndü...Saeng'in yanındaki JUng Min'i gösterdi. Ah...harika diye düşündü Rüya sıkıntıyla. ' Doğruluk mu? Cesaret mi?' Min şöyle bir düşündü; 'Cesaret.' Peki...Şimdi ne isteyecekti? Ah..tabi ya...Ortamı yumuşatıp onunla uğraşmak için bundan iyisi olamaz diye düşünerek sırıttı ve ' Peki bay ukala, şarkı söyle.' Jung Min bunu beklemiyordu ama zaten bu konuda Rüya'dan intikam alacaktı.Şarkı söyleyerek... Önce Rüya'yı kızdırmak için 'Bayan huysuz bugün şanslı gününde.' dedi. Rüya'nın gözlerine bakarak, şarkısına başladı.
sadece ben miyim seni bu kadar özleyen? küçük bir fotoğrafla böyle... hala bir tarafa gidemeyen... oh ! aşkım Lütfen bana gel. bu yalnızlığın içinde miyim? bizim aşkımız...
Neredesin? hala seni arıyorum.. geri dönmek mümkünse belkide seni böyle sevemem.
anılarında değil miyim? kalbindeki o birisi ben değil miyim? O yine ben miyim? beni bir kez bile sevmedin mi?
sadece ben miyim seni bu kadar özleyen? küçük anılarla böyle... hala bir tarafa gidemeyen... oh ! aşkım bebeğim Lütfen bana gel. bu yalnızlığın içinde miyim? bizim aşkımız...
Rüya Jung Min'in sesiyle kendinden geçmişti, gerçekten sadece bir meleğe ait olabilir diye geçirdi içinden. Şarkısını söylerken elini kalbinin üzerine koyup gözlerini kapatmıştı. Rüya ise neye uğradığını şaşırmış bir halde sesinin büyüsüne kapılmıştı.
sadece ben miyim seni özleyen? gecelerce seni düşünüp uykusuz kalan senden nefret etmeyi denesem bile seni bir kez daha özlüyorum. sadece ben miyim gözyaşı döken ve acı çeken? aşkını böyle özlerken sadece ben miyim geri gelmeni ümit eden oh! aşkım. bebeğim bana gel. aşkıma.. bunu yeniden yapabiliriz aşkımızı... bana geri geleceksin değil mi? sen ve ben...
Gözlerini açtığında Rüya'nın bakışlarıyla karşılaştı. Ah...bu arada...oyun henüz bitmemişti... | |
|
| |
my_angel
Mesaj Sayısı : 913 Points : 6157 Reputation : 126 Kayıt tarihi : 05/07/10 Yaş : 33 Nerden : SS501 in nefes aldığı heryerden...:))
| Konu: Geri: Toplu Hikaye 1: Aradığım Cennet Ptsi Ağus. 16 2010, 13:40 | |
| Yazar: hyun joong^^flower
| <table border="0" cellpadding="0" cellspacing="0"><tr><td valign="middle"> </td></tr></table> |
| Şarkı bitmişti ama rüya gözlerini jung minden ayıramıyordu ciddi bi ifadeyle gözlerine bakıyordu jungminin jung minde rüyaya aradan bir dakika kadar geçtikten sonra rüya ancak kendine gelebildi.Etrafındakilerin farketmemiş umuduyla yüzlerine baktı ama herkes ona bakıyordu utandı ve başını öne eğdi bu durum jungminin çok hoşuna gitmişti.Gruru okşanmıştı ama rüyayı bu durumdan sıyırmak için hemen harekete geçti. Jung min=Tamam artık ben dediğimi yaptığıma göre şişeyi çevireyim. Çevirdi ve hyuna geldi.
Jung min=Cesaretmi? doğrulukmu? Hyun=Doğruluk.. Jung min=Bu hayatta benden sonra tanıdığın bir başka inatçı keçinin teki varmı bu soruyla ortamın eski havası geri gelmişti.Rüya gözlerini kısarak jungmine bakarken hyun düşünüyordu.Jung min bu soruyla tamaman rüyayı hedef almıştı. Hyun=Aslında senden inatçısı yok sanırdım ama rüyayı tanıdıktan sonra sendende beteri varmış. Dedikten sonra rüya hariç masadakilerin hepsi gülmeye başladılar.Rüyanın yanakları sinirden pembeleşmişti jungminin kendisiyle dalga geçileceğini bile bile bu soruyu sorduğundan adı kadar emindi.Jung gülerken o gözlerini devirerek tekrar kendi önüne dönmüştü. Rüya içinden kendince konuşurken "tamam buna dayanabilirsin rüya bu ukalanın üstesinden gelebilirsin.." daha fazla dayanamadı ve; Rüya=Sen bana inatçı keçimi diyorsun senden beterini tanımadım. Jung min=Kanıt ortada hyun haaahaaa... Rüya=ben keçi olabilirim ama sen tamm tammm birr.... Diyecek laf bulamadı ve yanaklarını şişirerek pes etti.tekrar ağzını açtı ama hyun ondan önce davrandı. Hyun=Tamam sıra bende artık sessizlik.. Çevirdi ve şişe saenge geldi. Hyun=Doğruluk mu?,Cesaret mi? Saeng=Cesaret... Hyun=Immm....Rüyaya öp.. Saeng=Efendim..!! Hyun=Rüyayı yanağından öp. Saeng biran rüyanın dudaklarından öpeceğini sanmıştı ama sonra lider yeniden düzelterek söylediğinde rahatlamıştı.Rüya ise bunu duyduğunda gözleri kocaman olmuştu karşısında oturan saenge bakamıyordu.Saeng koltuğundan kalktı ve yavaşça rüyanın yanına gitmeye başladı ,rüya kalakalmıştı kıpırdayamıyordu heyecan tüm bedeninş sarmıştı.Saeng yaklaştıkça yaklaşıyordu sonra yanında durdu gözlerinin çine baktı rüya bakamıyordu sadece masadaki şişede sabitlenmişti gözleri saeng daha yavaşça yanağına yaklaştı ve yanağına bir buse kondurdu.Rüyanın içi içini yiyordu; "neden bu kadar yavaş yapmak zorunda alt tarafı masum bir öpcük hayır izin vermemeliyimm...aman tanrım öptü tamam bakma hadi git...Jung min neolur kızma! dur bidakika ya neden kızsınki yada o kimki istedime öptürürüm kendimi...ahhh hadi gitt.."düşünceleri içinde boğuşurken saeng yine olabildiğince yavaşça kendini geriye çekti ve tekrar yüzüne baktı rüyanın yanaklarındaki pembelik daha bi belirgin olmuştu bu durum hoşuna gitti ve gülümsedi.Sonra hemen yerine döndü.Rüya bakışlarını şişeden ayırmamak için büyük çaba veriyordu jung minin şuan nasıl göründüğünü merak ediyordu ama inatçı yapısı buna izin vermiyordu.Diğerleri kıkır kıkır bu duruma gülüyorlardı en çok eğlenen onlar olmuştu. Saeng=Tamam sıra bende.. Şişeyi çvirdi ve rüyaya geldi. Saeng=Cesaret mi?,Doğruluk mu? Rüya=Doo (sesi çıkmamıştı boğazı kuruduğundan yutkundu ve tekrar)Doğruluk. Saeng=ımmmm....Peki tamam bu güne kadar en çok hangi erkek arkadaşından etkilendin? Rüya bu soru karşısında tamaman nutku tutulmuştu.O böyle şeylerden küçüklüğünden beri uzak duruyordu hiç inanmazdıda zaten karşısınada onu anlayan biri çıkmamıştı.Hiç tereddüt etmeden. Rüya=Benin hiç sevgilim olmadı. Hepsi bu cevap karşısında o kadar şaşırmışlardı ki hepsindende şaşkınlık niğdaları yükseldi. Saeng=Yapma ama bu kadar güzellikte ayrıca zeki seni rahat bırakmamışlardır ki... Rüya=Evet rahat bırakılmadım ama terslemey çok iyi bilirim. Jung min bu soruyu duyunca nefessiz cevabı beklerken duyduğunun karşısında o kadar sevinmiştiki deminki manzarayı tamaman unutmuştu bu fırsatı da kaçıramazdı. Jung min=Evet ona bizzat şahit oldum sende bu dil varken herkesi arı gibi sokmussundur.!! Rüya nın bakışları tekrar jungminde buluşmuştu tasalanmakta yersizdi çünki jungmin deminki olaya hiç aldırmış görünmüyordu bu onu dahada hırslandırdı. Rüya=Diyene bak senin dilinde pek tatlı sayılmaz hani. Jung min olabildiğince yüksek kahkaha attı. Jung min=Haaa haahaa.... erkeklerin senden cevap alınca nasıl kaçıştıkları gözümün önüne gelebiliyor.. Jung min ortalığı tekrarcanlandırmak isterken pot kırmıştı sonuçta rüya ne kadar ne olursa olsun bir bayandı.Bu lafla çok aşalığanmış hissetti kendini yutkundu ağzını açtı ama konuşamadı.Korktu ve susmayı tercih etti eğer bir laf daha ederse ağlamaktan korktu ki buda yapacağı son şey olurdu.Gözleri dolu halde masadan kalktı ve evin bahçesine çıktı.Masadakiler ise birbirlerine bakıyordu.Jung min ne kadar ileri gittiğini farketti ama iş işten geçmişti.Yakınlaşmak isterken bir kez daha rüyanın çook uzakların da kalmıştı. | |
|
| |
my_angel
Mesaj Sayısı : 913 Points : 6157 Reputation : 126 Kayıt tarihi : 05/07/10 Yaş : 33 Nerden : SS501 in nefes aldığı heryerden...:))
| Konu: Geri: Toplu Hikaye 1: Aradığım Cennet Ptsi Ağus. 16 2010, 13:40 | |
| Yazar: my_angel
Bahçeye çıktığında sakinleşmek için derin derin nefes almaya başladı...Telaşla arkasını döndü, kimse olmadığını görünce rahatladı. Niye bu kadar alınmıştı ki? Belki söyleyen Jung Min olmasa...Neler düşünüyordu böyle??!! Jung olsa ne farkeder, o hep bu yönüyle övünüp durmuştu hayatı boyunca...Hiç bir zaman da sorun yapmamıştı. Birden omzunda hissettiği dokunuşla ürperdi. Hızla arkasını döndü, az kalsın Jun Min'le çarpışacaktı. Yüzünde anlayamadığı bir ifadeyle ona bakıyordu. ' Rüya...Ben ...şey... özür dilerim. Seni inciteceğimi düşünemedim.' Nasıl yani? Şimdi de bay ukalalık abidesi gelmiş ondan özür diliyordu öyle mi? Kendini toparlamak için derin bir nefes aldı ve saldırıya geçti; 'Senden özür istedim mi? Evet, ben konuşunca tüm erkekleri kaçırabiliyorum ve halimden memnunum. Üzgün falan da değilim şimdi için rahatladıysa sen de git. Bana ve sözlerime daha fazla katlanmak zorunda değilsin!!' Farkında olmadan bağırmıştı. Jung Min şaşkın bir şekilde ona bakıyordu. Gitmesini mi söylemişti? Hayır, gitmek istediği falan yoktu. Rüya'ya biraz daha yaklaşarak; 'Hiçbir yere gitmiyorum' dedi. Rüya söylediklerine bir anlam verememiş halde ona baktı; 'Bana inatçı diyene de bakın...İyi sen kal ben odama gidiyorum!' Tam arkasını dönerken Jung Min kolundan yakaladı ve Rüya'yı kendine doğru çekti. Rüya şaşkınlıktan kalakalmıştı, sadece onun gözlerine bakıyordu. Baktıkça tüm bedeninin uyuştuğunu hissetti. Jung Min ağzını açtı ama ne diyecekti? Söyleceklerini de unutmuştu sadece o anın bitmemesini diliyordu.
'Rüya!! Nerdesin??' Jun'un sesiyle Rüya bakışlarını kaçırmayı başarabildi. Jung Min kolunu bırakmıştı ama hala Rüya'ya bakıyordu.Titrek bir sesle, 'Buradayım Jun, geliyorum' Kaçarcasına eve doğru yöneldi...
***
Uykusunun geldiğini bahane edip erkenden yatmıştı. Saate baktı gece yarısını gösteriyordu. ' Ah...sanırım uyuyamayacağım' dedi sinirle.
Sessizce kalkıp odasından çıktı. Ne yapsam diye düşünürken Kyu'nun bahsettiği üst kattaki müzik çalıştıkalrı odaya gitmeye karar verdi. Merdivenlere doğru yöneldi ve korkuluklara tutuna tutuna çıkmaya başladı. Bileği ne kadar da acıyordu... Nihayet üçüncü kata ulaşmıştı. koridorun sonuna doğru ilerlemeye başladı burada üç kapı vardı. 'Hangisi acaba?' diye düşünerek ilkini sessizce açtı. Kocaman bi oyuncak ayıya sarılmış halde yatan Jun'du.Panikle kapıyı kapattı. Diğer odayı da açacakken vazgeçti. En sonuncusunun önüne geldi, kapı aralıktı. Başını içeriye doğru uzattı. 'İşte, burası!' Oda müzik Cd leri, posterler ve kocaman hoparlörlerle doluydu.Posterlerden biri dikkatini çekti, uzun uzun baktı...Sonra sinirle, 'Gıcık ukala!!!' deyip dikkatle etrafı incelemeye başladı. Bir Cdçalar bulmuştu, sevinçle ellerini çırptı. 'Şimdi CD bakalımm:D' Diğer masada bir sürü Cd vardı, tek tek alıp dinlemeye başladı. Şarkıları çabuk çabuk geçiyordu. Hepsinin sesleri gerçekten çok güzeldi. Bir şarkıyı daha değiştirdiğinde gözleri sevinçle büyüdü. 'Buldum!!' Ve şarkıyı dinlemeye başladı, o sırada oradaki tek küçük koltuğa oturmuştu...Gittikçe gözkapakları ağırlaştı. Ve farkında olmadan uyuyakaldı. Bu arada Cdçalardaki şarkı Jung Min den dinlediği şarkıdan başkası değildi... | |
|
| |
my_angel
Mesaj Sayısı : 913 Points : 6157 Reputation : 126 Kayıt tarihi : 05/07/10 Yaş : 33 Nerden : SS501 in nefes aldığı heryerden...:))
| Konu: Geri: Toplu Hikaye 1: Aradığım Cennet Ptsi Ağus. 16 2010, 13:41 | |
| Yazar: hyun joong^^flower
Sabah olduğunda normalde kalktıklarından biraz daha erken kalkmışlardı.Bugün stüdyo çalışmaları vardı hizmetliler çoktan kahvaltı masasını hazırlamışlardı bile herkes teker teker aşağı indiler ve masadaki yerlerine oturdular.Jung herzaman geç kalktığından lideri yine kızdırmıştı çünki masada yoktu. Hyun=Nerde yine bu uykudan kalkamadımı? Jun=Ben bakarım şimdi. Jun liderin daha fazla gerilmesini istemiyordu o gerginken dans çalışmaları gerçekten zorlaşıyordu. Kyu=Bende rüyayı kaldırayım oda gelsin bizimle nedersiniz. Saeng=Süper fikir, eğlenceli olur. Hyun=Sorun olmaz hadi kaldır haber ver. Kyu hemen odasına fırladı.Bi sevinçle odaya girdi ama rüya yatağında değildi. Kyu=Nereye gidebilirki banyoda olmalı herhalde....Dedikten sonra banyoyada baktı ama yine yoktu aşağıya indi junun telaşla bahçeye çıktığını gördü. Kyu=Neler oluyor? Jun=Jung min yok nereye gider haber vermeden telefon odada ayakkabıları burada ee nerde bu? jung minnn bahçedemisinnn...? Ses gelmemişti. Kyu=Jung min sakın rüyaya bişey yapmış olmasın rüyada ortalıkta yok dün akşam atışmanın dozu biraz artmıştı ikisinden biri birine zarar vermiş olabilir mi? Jun=Hayır bu olamaz!!! Kyu=Rüya ve jungminden söz ediyoruz. Jun=Ayyşşş... Telaşlı adımları daha büyümüştü şimdi direk salona daldı ve hyunla saenge ; Jun=Rüya ve jung min ortalıkta yok her yere baktık.. Hyun=Nee nasıl yanii ...Telefonlarından aradınızmı? Kyu=Rüyanın telefonu yok... jung mini ise jun aramış ama odasındaymış telefonu. Bunun üzerine hepsi telaşlandı her odaya tek tek bakma kararı aldılar bodrum katla beraber kaldıkları ev üç katlı olduğundan hepsi ayrı yerlere dağıldılar.Saeng bodrumdaki odalar bakmaya yöneldi jun ise giriş katında kalmayı tercih edip odalara tek tek bakmaya başladılar.Kyu ve hyun ise üst kata çıkıp aramaya başladılar ama arayış o kadar uzun sürmedi onlar için müzik odasının kapısını açtıklarında ,kiside şok oldular.Rüya bir sandalyede kıvrılıp uyuya kalmış jung min ise onun karşısındaki duvara yaslanıp uyuya kalmış. Hyun=Ne yapıyo bunlar çıldırmış olmalılar. Kyu=(önce sessizce güldü)Hayır bence onlar birbirlerine aşıklar hemde ilk andan beri nasılda güzel atışıyolar kaptan farketmedin mi? Hyun=Jung mini bir çok atışmada gördüm hiç biride bu durumdan farlı değildi lütfen bu konuyu benden başkasınada açma yok yere gerilmesin ortalık.Ayrıca rüyanı kulağına giderse olacakları düşüne biliyormusun? Kyu=Evet en iyisi sağlığımız için susmak lazım. Rüyanın kulağına sesler geldi ama ne duyduğunu anlamamış rüyada sanmıştı kendini başını diğer tarafa çevirmek istediğinde boynunda çok kötü bir ağrı olduğunu farketti ve inleme sesiyle uyanabildi. Rüya=Aaaağğğ....ayyy ayyyy boynum tutulmuş. Dedi ve gözlerini kırpıştırarak açtı.Kapıda duran kyu ve hyunda sabitleşti bakışları ikiside kafalarını uzatmış ona bakıyorlardı. Rüya=Ne arıyorsunuz siz orda? Hyun=Siza bakıyorduk küçük hanım. Rüya=Bizzz? Hyun başıyla jung mini işaret etti ve rüyanın bakışları tam karşısında duran jung mine kaydı.Onunda boynu bükülmüş uyuya kaldığını görünce şaşırdı ama ne zamandır böyle bu halde olduklarına anlam veremedi anlamaya çalışırken kyu bu sorunun cevabını söyledi. Kyu=Dün akşam burada uyuya kalmısınız sanırım. Rüya=Ama ben tektim..O ne arıyor burada? Diye bağırırken jung minde kendine gelmeye başlamıştı oda rüya gibi boynunu tutarak kalkmıştı gözünü açar açmaz rüyanın uyanmış olduğunu gördü. Jung min=Günaydın. Rüya=Günaydın ama senin ne işin var burada? Jung min=Dün akşam uyuyamadım gezinirken evi senin burda olduğunu gördüm.Uyumuş olsanda tek bırakmak istemedim seni.... Dedi ve rüya sadece bakalkadı sadece bakıyordu jung mine jung minin gözlerine... | |
|
| |
my_angel
Mesaj Sayısı : 913 Points : 6157 Reputation : 126 Kayıt tarihi : 05/07/10 Yaş : 33 Nerden : SS501 in nefes aldığı heryerden...:))
| Konu: Geri: Toplu Hikaye 1: Aradığım Cennet Ptsi Ağus. 16 2010, 13:41 | |
| Yazar. asl1han
Anladım Kore bana yaramamıştı. Hayatım boyunca bu kadar duygu karmaşası yaşamamıştım ben. şimdi Jung Min in gözlerine bakarken hissettiklerim.. tüm gece benimle beraber burda uyumasından neden bu kadar etkilenmiştim. peki ya young saeng in kollarında hissettiklerim... tanrım kafayı mı yiyorum. yok yok bir an önce iyileşip gitmeliydim burdan. telaşla ayağa kalkarken bir anda vücudumun her noktasından gelen isyanla kalktığım yere geri oturdum. kahretsin her yerim tutulmuştu. Jung Min ayaklanmayı başarmış kalkmam için elini uzatıyordu. tam yardımını kabul edip elini tutucaktım ki kapıdan içeri bir hışımla Jun ve Young Saeng girdi. Jun "demek buldunuz onları" derken yüzünde bir gülümsemeyle devam etti "ee Jung Min iyi gözüküyor. yoksa savaşı Rüya mı kaybetmiş?" dedi. ikimizde ona anlamamış gözlerle bakarken Saeng diğerlerini aşıp yanıma geldi. "bütün gece burada mıydın? heryerin tutulmuş olmalı dur da sana yardım edeyim." benim bir şey dememe fırsat kalmadan belimden kavrayıp ayağa kaldırdı. "istersen odana kadar taşıyabilirim de?" "yoo..yoook teşekür ederim böyle iyi." "bende öyle diyeceğini düşünmüştüm." mükemmel gamzelerini ortaya çıkaracak şekilde gülümserken benimde ona gülümsememem imkansızdı. Jung Min hızlıca yanımızdan geçerken Saeng de beni kapıya doğru sürüklüyordu. az kalsın bana çarpacaktı. Jung Min.. onu tamamen unutmuştum. bir teşekür dahi etmemiştim. sonuçta benim için endişelenmişti. sanırım bunu üstümü giyindikten sonra halledeblirdim. önce şu pijamalardan kurtulmalıydım. Saeng beni odama bıraktıktan sonra aşağı inerken yardımcı olmak için beklemesini isteyip istemediğimi sordu. kendim halledebileceğimi söyleyip bir an önce kendimi odama attım. ohh sonunda rahat bir nefes.. sabah sabah bu ne atraksiyondu böyle.en iyisi şöyle sıcak bir duştu sanırım. duştan çıktıktan sonra bu gün biraz daha kendime özen göstermek istediğimi farkettim.keten kırmızı bir elbise giydim. üzerinde hiç bir süslemenin olmadığı bu sade elbiseyle incinmiş bileğimdeki sargı süper uyumlu olmuştu hani.(!) neyse bir an önce iyileşmem için bu gerekliydi. saçlarımı da doğal haline bıraktıktan sonra seke seke Jung Min in kapısı önüne gittim. kapısını tıklatıp beklemeye başladım. "Jung Min benim Rüya girebilir miyim?" ses yok... ne yani bir de trip mi yapıyordu. ben sakat bacağımla kapısına kadar gelmişken.hemde teşekür etmek gibi süper nazik bir hareket için. yapma Rüya tabiki de o bunu bilmiyor. "hadi ama Jung naz yapmayı bırak." " peki sen açmazsan ben kendim girerim o halde." diyip içeri girmek için kapıyı açtım. ama içerde değildi... odası ondan beklediğimden daha sadeydi. etrafa beyaz rengi hakimdi. devasal yatağı gördükten sonra dikkatimi duvardaki kocaman çerçeveli siyah beyaz resim çekmişti. sanırım konserlerinden birinden bir fotoğraftı.hepsi de mükemmel görünüyordu.. dikkatimi ortada ki muhteşem gülümsemesiyle Young Saeng çekti. çok masum ve yakışıklı görünüyordu. daha sonra onun yanında duran kişiye yöneldi bakışlarım.masumlukla yakından uzaktan ilgisi yoktu. inkar edilemez karizmasıyla orda öylece gözlerime bakıyordu sanki. "yakışıklı olduğunu sanıyorsun değil mi inatçı keçi? eminim senden daha yakışıklıları vardır.yani dünyanın bir yerinde vardır değil mi.." giderek kısılan sesimle beraber artık gitme zamanının geldiğini fark edip tam arkamı dönmüştüm ki bitişik kapıdan içeri giren Jung Min le resmen olduğum yere çakılı kaldım. ıslak saçları ve belinden aşağı bağladığı havluyla yarı çıplak karşımda duruyordu. çığlık atıp gözlerimi kapatmadan önce beynimdeki tek görüntü mükemmel kasları olmuştu. | |
|
| |
asl1han
Mesaj Sayısı : 304 Points : 5510 Reputation : 85 Kayıt tarihi : 15/06/10 Yaş : 31
| Konu: Geri: Toplu Hikaye 1: Aradığım Cennet Ptsi Ağus. 16 2010, 13:47 | |
| düzenleme tamamlandı ha:D:D ellerine sağlık sinemcim:D e hadi şimdi de sıra hikayeyi devam ettrmekte:D merakla bekliyorm neler yazacağını. ha bu arada yeni bölüm eklemek isteyenler direk buraya mı eklesin yoksa oyun bölümüne mi? | |
|
| |
my_angel
Mesaj Sayısı : 913 Points : 6157 Reputation : 126 Kayıt tarihi : 05/07/10 Yaş : 33 Nerden : SS501 in nefes aldığı heryerden...:))
| |
| |
my_angel
Mesaj Sayısı : 913 Points : 6157 Reputation : 126 Kayıt tarihi : 05/07/10 Yaş : 33 Nerden : SS501 in nefes aldığı heryerden...:))
| Konu: Geri: Toplu Hikaye 1: Aradığım Cennet Çarş. Ağus. 18 2010, 22:27 | |
| Yazar: asl1han
"ashhh ne işin var senin burda?" ellerim gözlerimde bir saniye önce gördüğüm görüntünün şokunu atlatmaya çalışırken Jung Min in bağırması durumuma hiçte yardımcı olmuyordu. "aşağı falan indin sandım yoksa seni dikizlemek gibi yeni hobiler edinecek halim yok ya." derken zaten sakat olan bacağımla birde gözüm kapalı yürümeye çalışıyordum. yanlış mı duymuştum yoksa bu bir kıkırdamamıydı. hah birde acınacak halime gülüyordu anlaşılan. ne hallere düşmüştüm böyle. "burada olmadığımı düşündüğüne göre hala ne işin vardı odamda?" ne ima etmeye çalışıyordu bu odasına eşyalarını karıştırmak için falan mı girdiğimi sanıyordu. bir anlık öfkeyle ellerimi yüzümden çekip bağırmaya başladım."senn ne demeye çalışıyorsun bakiyim. ne hakla bana iftira atarsın!" gördüğüm manzara karşısında aceleyle tekrar gözlerimi kapattım. dolaba sırtını dayamış ellerini göğsünde bağlamış yüzünde bir gülümsemeyle karşımda bana bakıyordu. "heyy üstünü giyinmek için davet mi bekliyorsun?" "sen odadayken mi? anlaşılan çıkmayı düşünmüyordun." "ahh doğru." kafam allak bullak olmuştu ne diyordum ben böyle. gözlerim kapalı sekerek çıkmaya çalışırken bir yere toslamamla dengemi kaybettim. "dikkat et!" sırtımdan gelen destek düşmeme engel olamamıştı. bir çığlıkla kendimi yerde bulmuştum. bir dakika burası tam olarakta yer sayılmaz. gözlerimi açmamla kendimi onun üstünden atmaya çalışmam bir oldu ama bu daha fazla canımın acımasından başka bir işe yaramadı. acıyla yüzümü buruşturmuş Jung Min in üzerinde yatarken o halinden memnunmuş gibi sırıtıyordu.ellerimle göğsünden destek alıp kalkmaya çalışırken hala yarı çıplak olduğunu farkettim. tanrım daha kötüsü ne olabilir ki!!? kapının açılmasıyla ikimizde yüzlerimizi o tarafa döndük. "Jung Rüya yı gördün mü? bir saat önce odasına bırakmıştım ama şimdi hiç biryerde bulamadım." Young saeng in gözleri sıkıntıyla boş odayı tarayıp yavaş yavaş yere doğru indi. | |
|
| |
my_angel
Mesaj Sayısı : 913 Points : 6157 Reputation : 126 Kayıt tarihi : 05/07/10 Yaş : 33 Nerden : SS501 in nefes aldığı heryerden...:))
| Konu: Geri: Toplu Hikaye 1: Aradığım Cennet Çarş. Ağus. 18 2010, 22:28 | |
| Yazar: my_angel
Evet, utançtan şu anda ölebilirim herhalde diye düşündü Rüya... Son kalkma çabası da başarısız olmuş Jung Min'e 'Biraz yardımcı olsan hiç fena olmaz ' bakışıyla bakıyordu. Jung Min ise Saeng'in gelmesiyle 'Aaa...şey...merak edeceğini bilmiyordum...biz de tam yanınıza gelecektik...' Ne??!! Bu nasıl bir açıklama Allah aşkına??? Ah...ölmek istiyorum, başımı utançtan diğer tarafa çevirmiş halde dururken, Jung Min bana imalı bir şekilde bakıp 'Artık sen gitsen iyi olur, ben de üstümü giyinip size katılırım...Ama istersen bekle, beraber inelim:D' Saeng kapıda gözlerini kocaman açmış bir halde bize bakıyordu... 'Rüya??' O sırada Jung Min kalkmama yardım etti ve ben Saeng 'e bakmadan 'Niye bana öyle tuhaf tuhaf bakıyorsun?? tuhaf olan ben değilim tamam mı!! Şu karizma bozuntusu...hıh...' deyip seke seke arkama bakmadan odadan çıktım.Jung Min'in gülüşünü duyabilyordum...Ah...onu bir elime geçirirsem... Saeng arkamdan 'Yardım edeyim...' diyecek oldu o sırada Kyu odasından çıkıyordu. Tam zamanında... 'Kyu, aşağıya inmeme yardım eder misin?' 'Tabi ki...Hazırsın değil mi? Bugün bizle stüdyoya geliyorsun:D' Harika...Ne diyebilirim ki...Umarım Saeng diğerlerine bir şey söylemez. Ve Jung Min...Ah...Bir daha nasıl yüzüne bakabileceğim??!!! | |
|
| |
| Toplu Hikaye 1: Aradığım Cennet | |
|